42 kişinin öldüğü sitenin müteahhidinden hakimi kızdıran sözler
Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerinde Kahramanmaraş’ın Dulkadiroğlu ilçesine bağlı Güneşevler Mahallesi’ndeki Bad-ı Saba Konutları A bloğun yıkılması sonucu 42 kişi yaşamını yitirmiş, 17 kişi de yaralanmıştı. Kahramanmaraş Cumhuriyet Başsavcılığı, Bad-ı Saba Konutları’nın yıkılmasıyla ilgili binanın müteahhidi aynı zamanda statik proje müellifi ve şantiye şefi olan tutuklu Şahin Avşaroğlu, tutuksuz sanıklar kardeşi ve ortağı İsmail Avşaroğlu, mimari proje müellifi Hülya Kaptanoğlu, şantiye şefleri Ömer Faruk Tatarlı, Ali Enes Çakallıoğlu, zemin etüt raporu müellifi Lütfi Varol, statik proje uygulama ve denetçisi Hacı Kocabaş, mimari proje ve uygulama denetçileri Hasan Tümer ve Alper Ömer Doğan ile yapı denetim firması yetkilisi Ahmet Fatih Tekerek hakkında “bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma” suçundan 22 yıl 6’şar aya kadar hapis istemiyle dava açtı.
Kahramanmaraş 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde bugün görülen üçüncü duruşmaya, depremde yakınlarını kaybedenlerin aileleri, tutuklu sanık AK Partili müteahhit Şahin Avşaroğlu, tutuksuz sanıklardan İsmail Avşaroğlu, Hülya Kaptanoğlu, Ömer Faruk Tatarlı, Ali Enes Çakallıoğlu, Lütfi Varol ve Ahmet Fatih Tekerek ve taraf avukatları katıldı. Tutuksuz sanıklardan Hacı Kocabaş, Hasan Tümer ve Alper Ömer Doğan ise duruşmaya katılmadı. Duruşmada ilk olarak sanıklara söz verildi.
“YAPTIĞIM İŞTE BİR EKSİĞİM, HATAM YOK”
Müştekilerin verdiği bilgiye göre; tutuklu dönemin AK Parti Dulkadiroğlu İlçe Başkanı ve müteahhit Şahin Avşaroğlu, savunmasında binayı yönetmeliği çerçevesinde aldığı ruhsata ve projeye uygun yaptığını iddia ederek, “Buranın projesi ve ruhsatı 15 katlıdır. Buranın 15 katlı olması kararını alan belediyedir. Biz de buna uygun olarak projelerimizi işin başından beri yapıyoruz” dedi. Avşaroğlu, “Bad-ı Saba Konutları’nın altında kuyu var” iddiasına ilişkin, şöyle konuştu:
“Binanın altında kuyu var deniliyor. Ben memlekette işini temiz yapan, güvenilir bir insanım. Binanın altına kuyu yapacak kadar dangalak mıyım? Parselde bir kuyumuz var, doğru. Bu kuyu, inşaatın son bloğu olan E bloğun yanındadır. Bunun ilgili Devlet Su İşleri’nin evraklarını sunarak, ‘bina altında kuyu yok’ dedik. Ben üzerime düşen görevi yaptım. 21 aydır cezaevindeyim. Çeşitli sıkıntılar yaşıyorum. Yaptığım işte bir eksiğim, hatam yok. Tahliyemi talep ediyorum.”
MAHKEME BAŞKANI: BU ÜSLUPTA KONUŞURSAN BENİM DE CANIM SIKILIR
Mahkeme başkanının üslubunu bozmaması için uyardığı Avşaroğlu, canı sıkıldığı için söylediğini belirtmesi üzerine hakim, “Bu üslupta konuşursan benim de canım sıkılır, o zaman da yasal işlem yaparım. Savunmanı belli bir üslup çerçevesinde yap” dedi.
Özür dileyerek savunmasına devam eden Avşaroğlu, 21 aydır yüksek güvenlikli kapalı cezaevinde olduğunu, sıkıntılar yaşandığını, bu nedenle tahliyesini talep etti.
Diğer tutuksuz sanıklarda üzerlerine atılı suçlamaları kabul etmedi ve “beraatımızı talep ediyoruz” dedi. Müşteki ve müşteki avukatları da sanıklardan şikayetçi olduklarını söyledi. Mahkeme heyeti, müteahhit Avşaroğlu’nun tutukluk halinin devamına ve diğer tutuksuz sanıkların mevcut durumlarının devamına karar vererek duruşmayı 22 Ocak 2025 tarihine erteledi.